Cherreads

Chapter 12 - KIRIK HAYALER

Hazal'ın Anlatımı

Kalabalığın içinde dik durmaya çalışmak… Hayatımda hiç bu kadar zor olmamıştı. Herkesin bakışı üzerimdeydi. Boran'ın elini belimde hissetmek, onun gölgesinde yürümek… dışarıdan bakıldığında güç göstergesi olabilirdi ama benim için zincirlerin en ağır halkasıydı.

Eve döndüğümüzde kalbim hâlâ çarpıyordu. İnsanların fısıldaşmaları, gözlerindeki merak, kimilerinin acıması hâlâ kulaklarımdaydı. İçimde bir ses sürekli bağırıyordu:

Sen bu hayatı istememiştin Hazal! Sen sadece kendi yolunda yürümek istiyordun!

Odama geçtiğimde pencereden dışarı baktım. Gökyüzü kararmıştı. İçimdeki hisse benziyordu: Karanlık ve belirsizlik. Elimi kalbime götürdüm. Yıllardır kurduğum hayaller bir bir gözümün önünden geçti.

Ben çocukken hep beyaz önlük giymeyi hayal etmiştim. İnsanları iyileştirmeyi, hayat kurtarmayı… Ama şimdi üzerimdeki beyaz, gelinliğin beyazıydı. Ve o beyaz, kan lekesiyle gölgelenmeye mahkûmdu.

Bir an gözlerim doldu. Sessizce yatağın kenarına oturdum. Dudaklarımdan fısıltı gibi döküldü:

"Benim hayatım… neden benim değil?"

Kapı yavaşça aralandı. Boran içeri girdi. O sert adımlarıyla odaya girerken bile ortamın havası değişiyordu. Gözleri üzerime kilitlendi. Sanki ağladığımı fark etmişti.

Çabucak elimle gözlerimi sildim. Ama o yanıma geldiğinde, saklamaya çalışmamın boşuna olduğunu anladım. Yüzüme baktı, hiçbir şey söylemedi.

Sessizlik… Ama bu sessizlik bile kalbimi sıkıştırıyordu.

Dayanamadım, fısıldar gibi konuştum:

"Ben bu hayatı seçmedim, Boran. Senin karın olmayı ben istemedim. Benim hayallerim vardı… Ben doktor olacaktım. Şimdi herkes bana sadece 'Boran Kara'nın karısı' diyecek. Ben kimim peki? Ben neredeyim?"

Sözlerim dudaklarımdan dökülürken içimdeki bütün kırgınlıklar da açığa çıkıyordu. Belki de ilk kez ona karşı gerçekten konuştum.

Boran sustu. Gözleri parladı, ama ne hissettiğini anlayamadım. Sonunda sadece şunu söyledi:

"Bir gün sana göstereceğim, Hazal. Senin hayatını ben karartmadım. Belki de… seni koruyarak, o hayallerine ulaşmana izin verecek tek kişi benim."

O an kalbim daha da karıştı. Çünkü gözlerinde samimiyet vardı. Ama bu samimiyetin ardında koca bir karanlık duruyordu.

Kafamı çevirdim, ona bakamadım. Çünkü içimdeki isyan hâlâ güçlüydü. Ama o gece uyurken içimden bir dua ettim:

Allah'ım, bana güç ver. Ben bu hayatta kaybolmak istemiyorum. Ne Boran'ın gölgesinde, ne de bu dünyanın karanlığında…

More Chapters